Leighton'ın muhtemelen en ünlü eseri olan "Flaming June", göz alıcı bir renk ve kompozisyon uyumu içinde seyirciyi büyüleyici bir atmosferin içine çeker. Turuncu, kahverengi ve bejin tonlarında tasarlanmış bu eser, ön planda klasik bir pozda görülen figürü geri plandaki mavili parlak renkli deniz manzarası ile bütünlük içinde sunar. Bu şekilde Leighton, kendini hem bir renk ustası hem de başarılı bir Klasikçi ressam olarak kanıtlamaktadır.
Eserde antik görünümlü bir taş balkondaki divanda kumaş örtüler arasında kendinden geçmiş bir genç kız görünür. Kızın uyuklar gibi tasarlanmış pozu geri planda görünen deniz manzarası ile bütünlenir. Denizin üzerinde batan güneşin parlak ışığı havanın sıcak ve mevsimin yaz olduğunun da kanıtıdır. Böylece yaz sıcağında bir balkonda kendinden geçmiş ve uykuya dalmış bir genç kız imajı seyircide oluşur. Öte yandan resmin sağ üst köşesinde görülen zakkum çiçeği, zehirli yapısından ötürü uykuya ve ölüme dair bir semboldür. Resmin adında da geçen Flaming (alevli, yanan) ve June (Haziran) kelimeleri genç kızın elbisenin rengi ve dalgalı yapısına ve mevsime dair göndermelerdir.
Flaming June'un aslında özel bir hikaye içerdiğinden bahsetmek söz konusu değildir. Ressamın asıl amacının seyirciyi resimde uyuklar halde görünen genç kızı izlemeye çağırması olduğunu düşünebiliriz. Bazı kaynaklara göre Leighton'ın eseri tasarlamaktaki amacı sanat tarihinin büyük ustalarından olan Giorgione ve Tiziano'ya bir saygı duruşunda bulunmak ve onların sıklıkla kullandığı 'uyuklayan kadın/tanrıça' figürlerine öykünmektir. Bu eserlerde uyuklayan kadın/tanrıça figürleri genelde çıplak ve yarı-çıplak halde resmedilen Venüs/Aphrodite görünümünde ve özellikle erkek seyirciler üzerinde erotik hisler uyandıran dişi karakterlerdir. Halbuki, Leighton'ın içinde yaşadığı İngiliz Victoria Dönemi katı ahlaki değer yargılarını ağırlıkla ortaya koyan bir periyottu. Dolayısı ile aleni erotik içeriğe karşı tepkili bir duruşun olması da beklenmedik bir durum olamazdı. Bu sebeple de Leighton'ın resimde kullandığı figür çıplak değil, fakat erotik duruşunu vurgulamak adına turuncu tülden bir giysi içindedir. Turuncunun bu göz alıcı tonu ile birlikte tülün yarattığı görünür-görünmezlik figürün çekiciliğini arttırır. Vücut hatlarının belirginliği ve tülün ardından görünen göğüs uçları ile resimdeki genç kız bir taraftan masum bir pozda uyuklarken diğer taraftan da seyirciye çekici bir poz sunaktadır.
Tüm bu çekici yapısına rağmen eser birçok eleştirmen tarafından basit ve zevksiz bulunmuştur. Sanki bir turistik broşür gibi tasvir edilmiş eserin seyirciye "Bu Yaz Kıbrıs'ı Düşleyin!" der gibi bir mesaj vermekte olduğu konusunda eleştiriler yapılmıştır. Oysa bireysel zevkler ne olursa olsun, Leighton'ın özenli renk seçimi, çarpıcı kompozisyonu ve akılda kalıcı parlak turuncu tonları ile seyirciyi büyüleyici bir atmosfere taşıdığı ve genç kız ile birlikte uykuya dalmaya çağırdığı göz ardı edilemez.
Konum: Ponce Sanat Müzesi "Museo de Arte de Ponce", Ponce
Tarih: 1895
Dönem: 19. Yüzyıl
Akım: Akademizm "Academic Art"
