Modern dönemin birçok akımdan etkilenmesine rağmen hepsinden farklı kendi tarzını başarıyla oluşturmuş ressamı Marc Chagall'ın en göz alıcı ve canlı eserlerinden biri Gelin "La Mariée"dir.
Eserde koyu mavi, lacivert ve gri tonlarının hakim olduğu geceyi çağrıştıran ve hüzünlü bir görüntü sergileyen geri planın aksine ön planda son derece dikkat çekici şekilde beliren tek figür vardır: Gelin. Geri planın soğuk renkleri ile tezat oluşturacak şekilde parlak kırmızı bir giysi giymiş olan gelin figürü başından aşağı gövdesi boyunca dökülen beyaz kumaştan duvağı ile kimliğini seyirciye vurgular. Geline göre solda duran adam uzanmış gelinin duvağını düzeltmektedir. Elindeki çiçek demeti ile seyirciye doğru yönelmiş olan gelin, özellikle zıt tonlarda seçilmiş renkleri ile resmin içinden dışarı çıkan tek ögedir. Bu şekilde çarpıcı ve cesur biçimde öne çıkarılan gelin seyircide sanki kendisi onunla evleniyormuş ve gelin ona doğru sunuluyormuş hissi uyandırır.
Resimdeki birçok öge Chagall'ın Beyaz Rusya'nın Vitebsk kasabasındaki çocukluk yıllarına ve dair sembollerdir. Bir Rus Yahudisi olarak doğan Chagall çocukluğuna ve Yiddiş kültürüne ait bu sembollerle esere hem canlılık katmış, hem de geçmişine dair özlemini dile getirmiştir.
Döneminin popüler yaklaşımı olan hayvanları insanlarla harmanlayıp resmetme geleneğine uyan ressam gelinin hemen yanındaki viyolonsel çalan keçiyi birçok eserinde olduğu gibi burada da kullanmıştır. Keçi ile birlikte aşağıda yer alan tavuk Chagall'ın eski kırsal yaşantısını vurgular. Keçinin sağında görülen yöresel kıyafetler içindeki adam neşe içinde çaldığı klarinet ile müziğe katkıda bulunur. Eğlenceli müzikal atmosferi tamamlayan bir diğer figür de resmin üst kısmında yer alan balıktır. Bir ringa balığı deposunda çalışan babasını hatırlatan bu balık figürü Chagall'ın birçok eserinde yer alır. Önündeki masa benzeri panoya doğru dönmüş bu ringa balığı elindeki aletle sanki ortamdaki müziği yöneten bir orkestra şefi rolündedir.
Resmin geri planında yer alan küçük evler resme derinlik katarken bir yandan da düğünün geçtiği ortamın bir köy veya küçük kasaba olduğunu netleştirir. Evlerin en tepesinde sağ üstte görünen küçük kilise de düğüne dair belirtilmiş bir işarettir.
Paris'te yaşadığı dönemde Modernizm'in altın çağına şahit olan ressam, Kübizm, Sembolizm ve Fovizm'in ögelerini eserlerinde sentezleyip kendinden sonraki dönemde gelişecek olan Gerçeküstücülük'ün temellerini oluşturmuştur. Hayalgücü ve canlı kalmış hatıraları sayesinde köy yaşantısı ve Yahudi kültürü üzerine etkileyici eserler bırakan Chagall, aynı zamanda renkleri kullanışı ile de ön plana çıkmıştır. Sadece iki-üç renk kullanarak görkemli ve canlı görüntüler yaratabilen ressamın eserlerinde parlak renkler dikkat çeker. 1954'te Matisse'in ölümünün ardından Picasso, 'renklerden gerçekten anlayan tek ressam' olarak Chagall'ın kaldığını belirtmiştir.
Konum: Özel Koleksiyon "Private Collection"
Tarih: 1950
Dönem: Modernizm
Akım: Dışavurumculuk "Expressionism"