Zemin Kazıyıcılar Tablosunun Anlamı Nedir ?


Zengin bir aileye mensup olan Gustave Caillebotte, mal varlığını ciddi anlamda Paris'te gelişmekte olan İzlenimci sanat akımı ressamlarına yatırmakta ve dolayısıyla onları desteklemekteydi. Aslında mühendislik olan eğitiminin yanı sıra güzel sanatlar eğitimi de alan Caillebotte, Zemin Kazıyıcılar'ı 1875 yılında tamamlandı ve 876'da bu eseri ile tıpkı desteklediği diğer İzlenimci ressamlar gibi meşhur sergi salonu "Salon de Paris"e kabul edilmedi.

Eserin neden reddedildiğine dair çeşitli teoriler bulunsa da en güçlü neden muhtemelen politik olarak beklentilere ters olmasıydı. 19. yüzyıl Paris toplumunun sosyal yapısını destekleyip üst sınıftan insanları güzel giysileri içinde dinlenirken veya gezip eğlenirken resmetmesi beklenen ressam, buna karşı gelerek zemin kazıyıcı işçileri betimlemiş ve ne ölçüde baş kaldırdığını açıkça ortaya koymuştu.

Eserde bir içmekanda zemin ahşap kaplamasını kazıyan işçiler görülür. Odanın neoklasik tipte tasarlanmış duvar panelleri ve incelikli balkon demiri burjuva bir mekan olduğunu gösterir. Odada bulunan işçiler zeminin yenilenmesi için üzerindeki eski cilayı kademeler halinde kazımaktadırlar. Düzlemde çukurlar oluşturmamak ve zeminin yüzeyinin eşit olabilmesini sağlamak adına da şeritler halinde kazıma yöntemini uygulamaktadırlar. 


Bu oda ve işçileri gösteren resim gerçekten de döneminde bir ilk denebilecek bir görüntüyü yansıtıyordu. Dönemde pek de resmedilmeyen erkek vücudu, sadece soylu konularda yapılmış eserlerde çıplak olarak gösterilip tanrılar, efsanevi kahramanlar gibi özel karakterlerde ve son derece idealize edilmiş vücutlarla yansıtılmakta idi. Oysa Caillebotte'un eserinde görünen yarıçıplak işçiler ne sosyal statü ne de fiziksel güzellik olarak bu kurallara dahil olabiliyorlardı. En ufak bir idealize güzellik yansıtma niyetinde olmayan ressam, işçileri soluk tenleri, dar omuzları, cılız kolları ve göğüsleri ile betimlemeyi tercih etmiştir. Bu ince ama şekilli vücutlar işçilerin ağır çalışma koşullarını seyirciye anımsatır. Fakat aslında çağrıştırdıkları bir başka konu daha vardır: gerçek cinsellik.


Dönem Fransa'sında sanat eserlerinde çıplaklığa yer verilmiş olsa da bu hiçbir zaman cinselliğe doğrudan bir gönderme yapılarak olmamıştır. Özellikle de üst sınıftan insanların cinselliği her zaman bir tabu olarak varlığını korumuştur. Aleni cinsellik yalnızca alt sınıflara mahsus bir kötü özellik, bahsedilmeyen, ima edilmeyen bir kavram olarak kalmıştır. Bu yüzden de resimde alt sınıftan yarıçıplak erkeklerin varlığı dönemin sanat eleştirmenlerini ciddi anlamda rahatsız etmiş olmalıdır. Eleştirmenlerin canını sıkan bir başka nokta da resmin sağında görülen içki şişesidir. Özellikle izlenimcilerin çekinmeden eserlerinde kullandıkları alkol, birçok ünlü eserde kendine yer bulur. Seçkin sınıf tarafından özellikle alt sınıfa özgü görülen alkol alıp sarhoş olma durumu kenardaki bu şişe ile Caillebotte'un eserinde de kendini gösterir. İşçiler çalışırken bir yandan da alkol almaktadırlar - belki de kendilerinden geçmektedirler - ve bu dönemin toplumsal kurallarına göre bir sanat eserinde vurgulanabilecek bir durum değildir.


Resimde köşeden bir açıdan odaya bakmayı yeğleyen ressam, işlerine dalmış, kendi kendilerine konuşan işçileri resmederek seyircide işçileri çalıştıkları sırada iş üzerinde izleme hissini oluşturur. Şeritler halinde geriye doğru ilerleyen zeminle perspektif algısı yaratır ve resme üç boyutlu bir hava verir. İncelikli fırça darbeleri ve yüzeyde oluşturduğu parlaklıkla Caillebotte esere ciddi anlamda gerçeklik katmayı başarmıştır. Bütün bu başarılı teknik yönlerine rağmen Zemin Kazıyıcıları'nı sanat tarihindeki önemli yerine oturtan aslında karşı gelebildiği toplumsal kurallar ve cüretkarlığıdır.


Konum: Orsay Müzesi "Musée d'Orsay", Paris

Tarih: 1875
Dönem: 19. Yüzyıl
Akım: İzlenimcilik "Impressionism"